
Silahların kara borsası Rusya’da
Resmi verilere göre Rusya hudutları içinde bulunan kayıtsız silah sayısı 2 milyon adedi geçti. Çalınan silahların yıllık artışı %10’a varmaktadır. Bazı uzmanlar belirtilen verilerin gerçek olmadığını, kayıtsız silahların miktarı yaklaşık 10 milyon adet olduğunu iddia etmektedirler.
Rusya’daki kara ve gri silahların ihracatı, Rusya’nın toplam silah ihracatının % 5-15 etmektedir. Örneği, 2000 yılların başında Rusya’daki silah ve askeri araç ihracat hacminin 3,8 milyar dolar iken, kara-gri ihracat 380 milyon dolar cıvarındaydı.
Sıcak bölgelere kaçakçılık
Ancak Rusya’dan çıkan illegal silah tedariğinin gerçek miktarları çok daha fazla olabilir. Ve bunlar silah tedarik ambargosunun uygulandığı ülkere ve silahlı çatışma olan bölgelere tedarik edilmektedir. En büyük skandallardan biri, eski Venezuela cumhurbaşkanı Hugo Chavez’in, Kolombiya’da faaliyet gösteren FARC terör örgütünün militanlarına Rus silahlarını tedarik etme planları ortaya çıktığında meydana gelmiştir. (http://www.freerepublic.com/focus/f-news/2014567/posts ).
Bu tür maceraların Rusya’nın haberi olmadan yapılması şüpheli duruyor. Daha sonra FARC çetelerinden ve yerli uyuşturucu mafyasından toplatılan Rus otomatik silahlar Kolombiya hükümet kuvvetlerinin eline düşmeye başladı.
İllegal Rus silahların diğer, daha büyük sürüm pazarı Afrika oldu. Birleşmiş Milletler kıtadaki silahlı çatışma bölgelerine silah tedariğini yasakladığı için Rusya’dan illegal akışları ayarlanmıştı. Afrika yolunda Rus silahlarının en büyük aktarma yeri Tenerife oldu. Ancak Moskova’dakiler silahlara insani yardım süsü vererek tedariklerden tiksinmediler. Bu tür faaliyetler Rusya’nın resmi makamlarının yardımı olmadan yapılamazdı, çünkü birkaç ülkede bir çok memurlara rüşvet vermek gerekirdi.
Dünya kara borsasındaki Rus silah sorunu, Arctic Sea geminin serüvenleriyle birlikte dikkat çekti. (https://en.wikipedia.org/wiki/MV_Arctic_Sea; http://www.hurriyet.com.tr/dunya/12424774.asp ).
Söylentilere göre gemide seyir füzeleri vardı. Silah kaçakçılığının illegal kanalının ortaya çıkma tehlikesi, Rusya devletini geminin kaçırılması ve kaybolması şeklinde örtme operasyonunu yaptırmaya zorunda bırakmıştır. Resmi açıklamalara göre Arctic Sea gemisi Cezayire gidiyordu, ancak yolda Tripoli’ye uğrayıp, beyan edilmemiş yükü boşaltması mümkündü. Yakın zamanlarda Nijerya’da el koyulan ve Rus silahları taşıyan bir Rus uçağı, silah kaçakçılığının insani yardım olarak gösterilip, Afrika kıtasındaki sıcak bölgelere yapıldığını düşünmemize olanak sağlamaktadır.
İllegal Rus silahlarının sürüm pazarlarından biri daha, Güney Doğu Asya idi. Burada Rus devleti illegal aracılar üzerinden hareket ediyordu. Bunlardan biri, Rusya vatandaşı Viktor Bout, Tayland’ta tutuklanıp, ABD’ye iade edilmiş, Kolombiya uyuşturucu mafyasına silah sattığı için halen 25 yıllık hapis cezasını yatmaya devam ediyor. (https://en.wikipedia.org/wiki/Viktor_Bout )
Teröristler için Rus silahı
Ancak daha büyük boyutlarda Rus ölüm satıcıları Yakın Doğu’da faaliyet gösteriyorlardı ve halen göstermektedirler. Burada Rusya’nın Hamas, IŞİD ve Hizbullah terör örgütlerine silah tedarik ettiği orta çıkarıldı. Aracı olarak genellikle Süriye’deki Esad iktidar rejimi kullanıldı.
Süriye’de üç yıldan fazla iç savaş sürmektedir. Ayaklanan halk Kremlin taraflı rejimi devirmeye çalışıyor. Savaş başladığından beri Rusya’dan Süriye’ye tedarik edilen silah miktarı birkaç kat arttı. Resmi olarak Moskova, teslimatların eskiden yapılan sözleşmelere dayanarak yapıldığını iddia etse de, bu sözleşmelerin sayısı aniden arttığını açıklayamıyor. Bununla birlikte silah teslimatlarının ödendiğine dair şüpheler mevcuttur. Kimsenin meçhulü değil ki, Esad rejimi iflas etmiş, ve son zamanlar Rusya’dan gelen silah yığınlarını satın alma gücü yoktur, ki bunların arasında mühhimat ve hafif silahların yanında uçaksavar ve gemisavar füzeler, hava savunma füze sistemleri S-300, T-72 ve T-80 tankları, MİG-29 ve Su-25 uçakları da var.
Silahların bir kısmı Hizbullah terör örgütüne gönderiliyordu. Bütün uygar dünya Hizbullah’ı terör örgütü olarak kabul ettiğine rağmen Rusya böyle düşünmemektedir. Ayrıca Hizbullah liderleri Moskova’da sık sık misafir ediliyorlar. Faaliyet süresi boyunca bu örgüt, Rusya vatandaşlarına karşı dahil olmak üzere yüzlerce terör eylem gerçekleştirdi. Aynı zamanda Hizb-ut Tahrir partisi 50 yıl boyunca hiç bir terör eylemini gerçekleştirmediği halde Rusya’da terör örgütü olarak kabul edilmektedir. Rusya terörist listelerini ne gibi kriterlere dayanarak oluşturuyor acaba?
İsrail gizli servisi birçok kez Kremlinin Hizbullaha füze, mühimmat, hafif silah tedarik ettiğini ortaya çıkardı. Sadece ortaya çıkarmadı, TSAHAL (İsrail savunma kuvvetleri) aktif bir şekilde Esad aracılığıyla Kremlin tarafından yapılan Hizbullah’ın silahlandırmasına engel oluyordu. İsrail hava kuvvetleri birçok kez Süriye topraklarında Hizbullah için tahsis edilmiş S-300 füze sistemlerini, Yakhont gemisavar füzelerini, “toprak-toprak” sınıfı füzeleri yok etti. Bu tür en son darbe birkaç gün önce oldu. (http://www.haberler.com/israil-in-suriye-deki-s-300-fuzelerini-vurdugu-6757095-haberi/).
Yakın bir zamanda İsrail askerleri, Gazze Şeridinde HAMAS militanlarının elindeki Rus menşeli 9M133 Kornet’e el koydular. Muhtemelen silahlar Gazzeye insani yardımı taşıyan Rus gemiyle gelmiştir. İsrail sahil güvenliği Rus gemilerde arama yapmadı, herhalde güvenmişler ancak boşunaymış.
Rus kaçakçılar Yakın Doğu’da HAMAS’a ve Hizbullah’a silah tedarik etmekle yetinmemektedirler. Kremlini IŞİD terör örgütüne silah göndermekle suçlamak için gerekçeler mevcuttur. Uzun zamandır IŞİD genellikle Süriyeli isyancılara, Kürtlere, Sünni isyan gruplarına saldırıp, Esad’a karşı ancak biçimsel bir şekilde savaşıyordu. Çoğunlukla Süriye ve Irak’ın Türkiye ile sınırlarında haraket ediyordu, yani Avrupa’ya giden petrol ve gaz borularının döşeneceği yerlerde. Ruslar açık olarak militanlara silah veremezdi, çünkü Rusya resmen IŞİD’i terör orgütü olarak kabul etti. Bu yüzden bir sürü dolandırıcılık işleri yapılmış: Süriye hükümet kuvvetlerine ait birçok üs militan tarafından hücum edilmiş gibi göstermişler. Esadçılar üssü ve mühimmat cephanelerini bırakarak hiç savaşmadan çekildiler. Aslına bakılırsa, savaş ganimeti olarak gösterilen gizli silah tedariği yapılıyordu. Ancak IŞİD ile Esad rejiminin ilişkisi bozulduğunda hükümet kuvvetlerinin objeleri, şiddetli hücumlar sonucunda ve cephaneleri yok edilerek ele geçiriliyordu.
Irak’ta da benzer olay olmuştu. Irak hükümet kuvvetleri aynı şekilde, neredeyse savaşmadan IŞİD’e yeni Rus BTR-90’ların da bulunduğu silah depolarını bırakmışlar. Çok ilginçtir ki, militanların bu araçları kullanacak sürücüleri de varmış: örgütün bazı üyeleri eski SSCB’den göçettiler. Bu kişilerin bu amaçla bu tür araçları kullanmayı öğretildiğini tahmin edebiliriz.
Sıralanan olayların ışığında Putin rejimi, Donbas’ta teröristelere silah tedarik ederken, düyanın diğer sıcak bölgelerinde kısmen yetkinleştirilmiş (“insani yardım”, savaş ganimeti olarak gösterilen silah tedariği, kaçak tedariği) yöntemleri kullanmaktadır.
Böylece, Rusya Federasyonu’ndaki çağdaş Putin rejimi, dünyadaki tüm terör anklavlarının yardakçısı sayılabilir.
Malzeme Sergey Repin tarafından özel olarak INFORMNAPALM.ORG. için hazırlandı.
No Responses to “Rusya teröristler, milletlerarası çatışmalar ve organize suçlar için en büyük silah tedarikçisi”